Sağlık Sektöründe İstihdam Daralıyor

Sağlık Sektöründe İstihdam Daralıyor
1 / 5 / 2009


Türkiye’de seçme, yerleştirme, eğitim başta olmak üzere insan kaynakları alanında başta özel hastaneler olmak üzere sağlık kurumlarına hizmet veren danışmanlık firmalarının yetkilileri sağlık sektöründe istiham konusunda görüş ve değerlendirmelerini bildirdiler.

2008 yılı ortalarına doğru istihdam talebinde ortaya çıkan daralma, ekonomik krizle birlikte kendini çok daha belirgin hissettiriyor. Bu süreç 2009 yılının üçüncü çeyreğine kadar devam edecek.

Başta ABD olmak üzere tüm dünyayı sarsan küresel kriz, 2009 yılına da damgasını vuracağa benziyor. Geçtiğimiz Eylül ayı itibariyle ülkemizde de dalga dalga yayılan kriz süreci sağlık sektöründe de etkili oldu. Başta özel hastaneler olmak üzere sağlık sektöründe hizmet veren kurumlar krizin yansımalarıyla beraber reel değerlendirmelere gidip, uygun yol haritaları belirlediler. İşten ayrılan personelin yerine “şimdilik” yeni eleman alınmaksızın mevcut çalışanlarla işleri sürdürmek kriz sonrası alınan ilk önlemlerden. Görünen o ki özel sağlık hizmet sağlayıcıları krizin etkilerini biraz da olsa azaltabilmek için “biz bize yeteriz” deyip, eleman azaltıyor ya da yeni eleman almak yerine mevcut durumu korumaya uğraşıyor.
Yaşanan küresel krize Sağlık Bakanlığı’nın özel hastanelere yönelik yatırımları belirsiz bir tarihe kadar ertelemesi de eklenince sağlık sektöründe ciddi oranda istihdam daralması yaşandığı ve yüzlerce işsizin beklemede olduğu görülüyor.
Sağlık hizmet sağlayıcıların özellikle kriz ve durgunluk ortamında gerek maliyetlerini düşürecek gerekse mevcut işleyişlerini aksatmayacak şekilde ihtiyacı olan insan kaynağını dışarıdan sağlaması nam-ı diğer outsource etmesi bu dönemde tercih edilen yollardan birisi. Türkiye’de seçme, yerleştirme, eğitim başta olmak üzere insan kaynakları alanında başta özel hastaneler olmak üzere sağlık kurumlarına hizmet veren danışmanlık firmalarının yetkilileri sağlık sektöründe istiham konusunda görüş ve değerlendirmelerini bildirdiler.

“Günümüzün giderek güçleşen koşullarında optimum personel sayısı ile, yüksek kalitede ve en yüksek verimde sağlık hizmeti desteğinin sağlanması kurumlar için rekabet yönünden de son derece önemli”

Sağlık sektöründe yaşanan istihdam daralmasında, Sağlık Bakanlığı tarafından 15 Şubat ve 01 Kasım 2008 tarihlerinde yayınlanan genelgelerle devam eden bürokratik sürecin en önde gelen neden olduğunu ifade eden Akkariyer Danışmanlık Genel Müdürü Dr. Aslı Akkor, sözlerine şöyle devam ediyor. ” Eylül 2008 tarihinde yaşanmaya başlayan küresel ekonomik krizin etkileri de bu sürece eklendiğinde 2009 yılını sağlıkta talep azalması gerçekleşmemesine rağmen büyüme oranında ve buna paralel olarak istihdamda belirgin azalma ile karşıladık. Sağlıkta bazı kadrolarda açıklık olması nedeniyle istihdam azalması pek hissedilmese de orta ve ilerleyen vadede kalitenin ciddi şekilde etkilenmesi kaçınılmaz olacaktır.”
2008 ile 2009 yılı ilk aylarını değerlendirdiğinde nitelikli ve uzmanlaşmış iş potansiyelinin arttığını ve ellerine ulaşan aday başvurularında belirgin bir artış olduğunu ifade eden AKKOR, ancak bu başvurularda işini kaybedenlerin yanı sıra işini kaybetme kaygısı taşıyanların da olduğunu sözlerine ekliyor.

“Günümüzün giderek güçleşen koşullarında optimum personel sayısı ile, yüksek kalitede ve en yüksek verimde sağlık hizmeti desteğinin sağlanması kurumlar için rekabet yönünden de son derece önemli”

Akkariyer Danışmanlık olarak sağlık kurumları gibi hizmetin yüksek değerliliğe sahip olduğu kurumlarda insan gücü kullanımının önemine değinen Akkor’a göre, “sadece personel alımı ve özlük işleri değil; insan kaynakları yönetimi kavramı kapsamında yer alan stratejik insan kaynakları planlaması ve organizasyon, görev tanımları, eğitim, çalışan memnuniyeti, kurum bağlılığı kavramı, performans gibi konuların da öncelikle gündeme gelmesi gerekiyor. Günümüzün giderek güçleşen koşullarında optimum personel sayısı ile, yüksek kalitede ve en yüksek verimde sağlık hizmeti desteğinin sağlanması kurumlar için rekabet yönünden de son derece önemli. Bu açıdan, insan kaynaklarında gerek duyulan alanlarda dışarıdan destek sağlanması kurum aktivitelerini hızlandıracak, iş gücü verimliliğini destekleyici sonuçlar ortaya çıkaracaktır.”
Kamu Hastane Birliklerine ilişkin uygulamalar çerçevesinde sağlıkta yönetim konularında uzmanlaşmış ya da uzmanlaşmayı hedefleyen kadroların ortaya çıkacağını belirten Akkor, sözlerine şöyle devam ediyor:” Akkariyer Danışmanlık olarak biz de bu öngörüden yola çıkarak 2009 yılı içinde çeşitli meslek gruplarına yönelik sertifika ile desteklenen eğitim programlarını planlamış durumdayız. Bunu ilk örneği “Sağlık Kurumlarında İnsan Kaynakları Sertifika Programı” olarak Akkariyer ve Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından Şubat ve Mart aylarında süren iki program şeklinde gerçekleştirilmektedir. Bu programların ardından sağlıkta pazarlama, medikal muhasebe, satın alma, hasta ilişkileri gibi çeşitli profesyonel alanlarda da eğitim programlarını gündeme getireceğiz”

” Krizden sonra seçme-işe yerleştirme ve İK Projelerine yönelik olan talep azaldı.”

Human Resourses Management Kurucu Ortağı Aylin COŞKUNOĞLU NAZLIAKA’ya göre sağlık sektöründe 2008 yılı ortalarına doğru istihdam talebinde ortaya çıkan daralma, ekonomik krizle birlikte kendini çok daha belirgin hissettiriyor. ” Sağlık sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlar, daha çok norm kadrolarını korumaya ve çıkan personelin yerine yenisini almadan hizmetini olası en az personel ile devam ettirmeye gayret ediyor. Bazı kurum ve kuruluşlar ise emekliliği gelen personelini emekli ederek ya da işten çıkararak personel giderlerini düşürmeye çalışıyor” diyen Nazlıaka’ya göre bu süreç 2009 yılının üçüncü çeyreğine kadar devam edecek. İthal cihaz ve sarf malzemesi satın firmalar ve satın alan sağlık merkezlerinin de kurdaki yükselişten olumsuz etkilendiğini dile getiren Nazlıaka ” tüketici ise sağlık giderlerini minimize etmeye çalışıyor. Zorunlu olmadıkça özel muayene, ilaç ve tetkik hizmet ihtiyacını erteliyor” diyor.

“Gerek sağlık mevzuatında gerekse SGK mevzuatında yapılan düzenlemeler, özel sağlık sektöründeki bu süreci de etkilemiş ve hızlandırmıştır”

“Sağlık sektöründeki bu istihdam daralmasının sebebi, ekonomik krizle birlikte sektörel düzenlemelerden de kaynaklanıyor” diyen Nazlıaka’ya göre, gerek sağlık mevzuatında gerekse SGK mevzuatında yapılan düzenlemeler, özel sağlık sektöründeki bu süreci de etkilemiş ve hızlandırmıştır. Özel sağlık sektöründe yaklaşım 200 bin istihdam mevcut olup, yaklaşık yüzde 20’lik bir daralma ile işsizler ordusuna 40 bin kadar yeni işsiz dahil oldu. Kriz öncesinde sağlık ve medikal sektöre yönelik ağırlıklı olarak seçme ve işe yerleştirme alanlarında hizmet verdiklerini belirten Nazlıaka sözlerine şöyle devam ediyor: “bunun yanında çeşitli insan kaynakları projeleri ve eğitim süreçlerinde de aktif olarak çalıştık ancak “krizden sonra seçme-işe yerleştirme ve İK Projelerine yönelik olan talep azaldı. Ancak eğitim ve outplacement(yeni ufuklar) konusundaki hizmetlerimize olan talepler arttı. Ayrıca özel sağlık hizmetleri ve medikal sektörde faaliyet gösteren müşterilerimiz mevzuatlarda yapılan değişikliklerden ve krizden daha az etkilenmek adına organizasyon yapılarında bazı değişiklikler yapma yoluna gidiyorlar. Biz de kriz öncesine göre, bu yapılanma süreçlerinde yeni insan kaynakları modellerinin geliştirilmesinde ve outplacement konularında hizmet vermeye başladık” Hastanelerin kendi maliyetlerini ve sağlık personeli haricinde personel yükünü hafifletecek her türlü outsourcing faaliyetinden faydalanması gerektiğini ifade eden Nazlıaka” Hastaneler, kaynaklarını en etkin şekilde kullanabilmek ve uzmanlık alanı olan tıbbi hizmete odaklanabilmek için outsource ettiği hizmetlerde etkin maliyet yönetimine, nitelikli eleman istihdam etmeye, teknolojiden yararlanmaya dikkat etmeliler. Örneğin bugün bazı hastaneler teknik uzmanlık gerektiren mühendislik hizmetlerini dahi outsource etmeye başladılar. Kendi bünyesinde iki mühendis bulundurmak yerine bakım- onarım faaliyetleri için dışarıdan hizmet alımı yapıyor ve işi alan firma müşterisi olan hastaneye en iyi hizmeti vermek üzere çalışıyor. Bu da yine gösteriyor ki hastanelerin temel fonksiyonları dışındaki diğer faaliyetleri outsource etmesi maliyetleri azaltmaya, yüksek hizmet kalitesine, gelişmiş tıp teknolojilerinden yararlanarak dahi iyi uzmanlık elde etmeye nihayetinde hasta memnuniyetine kadar yansıyor.

“Yasa çıkması durumunda, hastane birlikleri faaliyetlerini yürütürken her aşamada dışarıdan hizmet satın alabilecek, ihtiyaç duyulması halinde tıbbi uzmanlık hizmeti satın alma yetkisine de sahip olacaklar”

Sağlık Bakanlığı’nın çalışmalarına devam ettiği Kamu Hastane Birlikleri Pilot Uygulama Tebliği’nin yasalaşması durumunda yapılacak istihdam çalışmaları kapsamında insan kaynakları firmalarının pozisyonlarının nasıl olacağına ise Nazlıaka şöyle cevap veriyor: “Yasa çıkması durumunda, hastane birlikleri faaliyetlerini yürütürken her aşamada dışarıdan hizmet satın alabilecek, ihtiyaç duyulması halinde tıbbi uzmanlık hizmeti satın alma yetkisine de sahip olacaklar. Sözleşmeli istihdam modelinin esas alınacağı birliklerde, öncelikle 6 bin 820 sözleşmeli pozisyon oluşturulacak, devlet memurluğundan sözleşmeli statüye geçiş de teşvik edilecek. Bu noktada birliklerin idari ve hekim olmayan teknik kadrolarının oluşturulması sırasında oluşacak istihdam talebinin karşılanmasında insan kaynaklarına olan ihtiyaç giderek artacak. Bununla birlikte verilen insan kaynakları, yönetim ve organizasyonel danışmanlık hizmetleriyle, sektör çalışanlarını geliştirme ve profesyonelleştirme yönünde insan kaynakları firmalarının birçok rolü olacak.” İçinde bulunduğumuz kriz döneminde, yetişmiş ve nitelikli sağlık personelinin ne denli önemli olduğunun daha iyi anlaşıldığını ifade eden Nazlıaka sözlerine şöyle son veriyor:” Medikal ve sağlık sektöründe hizmet veren müşterilerimize kendi personellerinden en fazla verim elde etmeye yönelik eğitimler vermelerini ve onları geliştirmeye yönelik çabalar içerisine girmelerini, çalışanlarının memnuniyetini ve bağlılığını artırmaya yönelik çalışmalar yapmalarını öneriyoruz. Çünkü krizden sonra bu rekabet etme şansını yakalayanlar kendi potansiyelinin farkında olan ve buna yatırım yapan güçlü şirketler olacak.

“Bu dönemde sağlık hizmeti alan da bu hizmeti veren de gözünü devlete dikmiş, sorunlarına çare bekliyor”

Berkman Danışmanlık ve Eğitim Kişisel ve Kurumsal Gelişim Koçluğu kurucusu Gülhan Berkman Yakar, sağlıkta yaşanan istihdam daralması ile ilgili görüşlerini şöyle dile getiriyor: “Halkın alım gücündeki azalma ve ekonomik krizin sağlık alanında da önemli etkilerinin olması kaçınılmaz. Kurumların ücret ödemelerinde bazı sorunlar yaşandığını biliyoruz; yine bu dönemde işten çıkarmalar, tazminat ödemelerinde yaşanan sıkıntılar, ücretler de sınırlamalar da söz konusu. Özel hastaneler ve özel muayeneler gibi sağlık hizmet sağlayıcıları da krizden etkilendi, bu sebeple önümüzdeki günlerde özel sağlık sektöründe de istihdam daralması yaşanacak” Sağlık sektörüne ilişkin girişimlerin yalnızca büyük sermaye sahipleri tarafından gerçekleştirilebildiğine değinen Berkman’a göre bu kriz ortamıyla birlikte mevcut küçük çaplı girişimler de son bulacak.
“İşyerlerindeki sağlık hizmetleri de krizden etkilendi. İşyerleri kapanmakta, işten çıkarmalarla hekim bulundurma zorunluluğu olan işyerleri 50 işçi sayısının altına inmektedir. İşçi sağlığına ayrılan sınırlı kaynaklar da iyice kısıtlanmaktadır” diyen Berkman’a göre “bütün bunlara personeline özel sağlık sigortası yaptıran firmaların da bu alanda tasarrufa gitmesinin eklenmesiyle krizin sağlık sektöründe etkisi iyice artmakta ve bu dönemde sağlık hizmeti alan da bu hizmeti veren de gözünü devlete dikmiş, sorunlarına çare bekliyor.”
Yaşanmakta olan krizle birlikte özellikle elaman seçme konusunda verdikleri hizmette ciddi azalma olduğunu belirten Berkman sözlerine şöyle devam ediyor: Eğitim ihtiyaçlarını karşıladığımız firmalar da haklı olarak bekleme durumuna geçti. Tüm firmaların beklemeye geçtiğini söylemek yanlış olur tabi. İleriye dönük olumlu bakış geliştirmek isteyen ve her durumda iyi hizmeti hedefleyen güçlü kuruluşlarla eğitimlere devam ediyoruz.”

“Bu gün Türkiye’de İK alanında tecrübeli, yaptığı işe vakıf bir personeli bulmak bile gerçekten kolay değil”

Dış kaynak kullanımının kurumlara tüm alanlarda uzmanlardan destek almayı sağladığı için yurtdışında da oldukça fazla kullanılan bir ekonomik yöntem olduğuna değinen Berkman.” Bu gün Türkiye’de İK alanında tecrübeli, yaptığı işe vakıf bir personeli bulmak bile gerçekten kolay değil. İnsan kaynakları ile ilgili tüm kadroyu kurup onların tamamını istihdam etmenin de kurum için ucuz bir yöntem olmadığını biliyoruz. O nedenle bu konuda tüm gelişmiş ülkelerde varılan nokta, çekirdek kadronun dışında gereken hizmetlerin dış kaynaklardan temin edilmesi şeklindedir. Artık tüm yöneticiler İK bilinci ile çalışmaya başladılar.
Sağlık Bakanlığı’nın çalışmalarına devam ettiği Kamu Hastane Birlikleri Pilot Uygulama Tebliği’nin yasalaşması durumunda yapılacak istihdam çalışmaları kapsamında insan kaynakları firmalarının pozisyonlarının nasıl olacağına ise Berkman’ın cevabı ” değişim kolay bir şey değildir. Bu uygulamanın tam olarak gerçekleşebilmesi ve arzu edildiği biçimde işleyebilmesi için baştan sona danışmanlık hizmeti alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda hizmet alacak olanı ve hizmeti sunanı bekleyen değişiklikler içselleştirilmesi zor bir süreç. Sözünü ettiğimiz süreç sağlıklı gelişir ise tabii ki istihdam konusunda da danışmanlık gerektirecektir.”

Mart 2009 Review